Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırı Hastanesindeki mesane kanseri ameliyatında makbul tartı bağırsak yöntemi, hastaların metin günlerine henüz konforlu şekilde dönmesini sağlıyor.
Hastanede 2008 yılından itibaren yapılan idrar torbası kanseri ameliyatlarında hastaların yaşamlarını kolaylaştıracak çözümler arayan tıp uzmanları, yapay idrar torbası amacıyla uzun çöz adına tartı bağırsak kullanmayı denedi.
İnce bağırsağın yapısının zayıflığı zımnında kasılmaya akla yatkın olmamasından hareketle sağlanan bu hal, hastalara elan konforlu tıpkı dirim sundu. Bu formül, hastanede yaklaşık 30 hastaya uygulandı ve hepsinde başarılı sonuçlar alındı.
ÇOMÜ Tababet Fakültesi Akademisyen ve Organ Aktarım Merkezi Müdürü Prof. Dr. Cabir Düzlük, AA muhabirine, idrarın depolandığı aza olan mesanede birlikte amansız hastalık oluşabildiğini söyledi.
Bu amansız hastalık türünün hastaların yüzde 30’unda doğacak evrede saptandığını belirten Düzlük, böyle durumlarda sınırlı faaliyetler evet üstelik DOLAŞMA denilen sistemle hastalığı kontrol etmenin gibi olmadığını dile getirdi.
İleri evredeki teşhislerde erkeklerde idrar kesesi ve prostatın, kadınlarda da hacet kesesinin yanında vajen ve rahimin alınması gerektiğini, bunun büyük tıpkısı cerrahi ameliyat olduğunu anlatan Kayran, şöyle devam etti:
“Tabiatıyla artık idrarı dökebileceği aynı aza bulunmayan, gereklilik kesesi makbuz. İdrar akışının devamının istihsal etmek üzere şimdiye kadar iki yöntem uygulanıyordu. Bunlardan biri mufassal bağırsaktan 20 santimetrelik aynı kısmı serbestleyip tıpkısı ucunu böbreklerden mevrut kanallara bağlayıp bir ucunu üstelik dışarıya cilde ağızlaştırıyorduk. Pestil dirlik boyu er bezi döşemek zorunda kalıyordu. Bu genişlik hastanın yaşam konforuna ve sosyal adaptasyonuna ağır oranda beis veriyordu. İkinci yöntem namına dahi gine detaylı iç kullanılarak yapay tıpkısı mesane oluşturmaktı. Bu bile lüzum yoluna bağlanıyor. Hastaların haricen torba taşımasına gerek olmuyor. Fakat burada geçer detaylı iç segmenti ve kas yapısı toy olduğu, kasılmaya makul olmadığı amacıyla bu hastalar belki yanlarında testis taşımıyor ama bu misil birlikte aşağıdan daima sondaya hacet tahsis etmek zorunda kalıyordu. Bu de tekrar kişinin yaşam konforunu bozuyordu.”
“Dünyadaki sınırlanmış merkezler arasına girdik”
Prof. Dr. Alan, ameliyatların peşi sıra hastaların yaşamlarını rahat sürdürebilmeleri üzere ayrımlı aynı çözüm arayışına girdiklerini, araştırmaları sonucunda detaylı çöz yerine güçlük çöz kullanarak mesane yapmayı uygun gördüklerini aktardı.
Yöntemin hastalara sağladığı avantajlara değinen Düz, şunları kaydetti:
“Bu faaliyetler dünyada birkaç merkezde yapılıyor. Ülkemizde birlikte vakit kaybetmeden bizim üniversitemizde denendi. Şimdiye kadar 30’a mail işler yaptık. Bu hastalarımızda gördüğümüz kadarıyla hastalar özlük mesanesi kadar tamamen idrarını boşaltabiliyor, gereklilik kaçırma sorunu tek olmuyor. Sondayla tahliye yerinde kalmıyorlar, vücudun yan tarafında testis yürütmek durumunda da değiller. Sükse oranımız yüzdelik 100. Hastalarımızın torbaya mahkum olduğunu saymak boğunuk.
Örneğin literatür bu torbaların bantları ayrılabiliyor, terliyorlar, denize girmeleri sıkıntılı oluyor. Tıpkısı ortama gittiklerinde birlikte yanı sıra torbayla gezmeleri gerekiyor. Testis patlayabilir, akım yapabilir. Misafirliğe gittiğinde debi yapabilir, emare yapabilir. Bu anlamda ciddi sıklet yaşıyorlardı. Nedeniyle bu çeşit hastalar üzere elde ettiğimiz sonuçlar yoğun bire bir çözüm olacak. Daha Çok normal bireyler kabilinden idrarı geldiğinde tuvalete gidip abat abat yapabilecekler. Ne sonda hangi dahi yandan husye döşemek zorunda kalacaklar.”
Alan, bu çalışmayı ve derlemeyi acun literatürüne girmesi için kanser araştırmaları üzerine arsıulusal neşir özne bire bir dergiye gönderdiklerini ve uygulamanın çok beğenildiğini, metnin hızlı hızlı akseptans edildiğini anlattı.
Kanser araştırmalarıyla ilgili gelecek yıl yapılacak kongrede lokma açmak üzere nida aldıklarını ifade fail Düzlük, “İnşallah doğacak evreli idrar torbası kanserli hastalara bu aynı hal, ayrımsız rüya tamam. Biz hem ülkemizde tıpkı ilki yaptık hem üstelik dünyadaki çevrilmiş merkezler arasına girdik. Bu da hem bizim hem üniversitemiz hem dahi camiamız için berenarı kurum donör ayrımsız safiha.” dedi.
Faaliyetler edilen hastalardan Cafer Erdoğan ise liyakatli bire bir operasyonla sağlığına yeniden kavuştuğunu belirtti.
Yaklaşık 3,5 ay nezif sıkıntısı çektiği bilgisini veren Erdoğan, “Cabir hocama ulaştım ve beni etüt ettikten sonraları yapılabilecek yöntemleri anlattı. Biz ikinci formül olan kalın çöz yöntemini seçtik. Beni baştan hayata bağladılar, izansız döndürdüler diyebilirim. Kısa müddet süresince taburcu olacağım için ayrıca çok mutluyum.” diyerek konuştu.
