Son dakika haberi! Trabzon Faaliyet ve Demokrasi Platformu: “Sayıştay Raporlarında Bu Kazanın Geleceği Belliyken Tek Tılsım ve Tedbirler Alınmadan Maden Emekçileri Ölüme…

ESRA ZIYALI PERVAN

Trabzon Çalışma ve Demokratlık Platformu, Bartın’da yaşanan maden faciasıyla ait “Öfkeliyiz; çünkü Sayıştay raporlarında bu kazanın geleceği muhtemelen iken, tek tedbir ve tedbirler alınmadan maden emekçileri ölüme gönderilmiştir. Öfkeliyiz; çünkü bu memleketin normali, madencilerin kaderi haline getirilmeye çalışılan ölümlerin önlenebilir olduğunu biliyoruz, yıllardır defaatle dile getirdiğimiz, meydanlarda haykırdığımız, tabir kendisine hazırladığımız, ait bakanlıklara ilettiğimiz önlemlerin alınmadığının tanığıyız” açıklamasını yaptı.

Say ve Demokrasi Platformu, Bartın’da meydana mevrut beyaz zehir faciasıyla ilgilendiren Trabzon Vadi Parkı’nda izah yaptı. “Dün Soma Ermenek zaman Bartın, kaza değil cinayet” pankartı açan platform üyeleri, “Bu felek değil bu bir cinayet” sloganları attı.

“BU KAZANIN GELECEĞİ BELLİ İKEN HİÇBİR TEDBİR ALINMADI”

Emek ve Demokratlık Platformu Sözcüsü Engin Vuzuh vasıtasıyla okunan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Nazik hareket cinayeti olan Soma’da üstelik yegâne tutuklu kalmadığının, 301 işçinin canının sorumlusu olarak kimsenin hesap vermediğinin, biricik bire bir idarecinin üstelik görevden alınmadığının, incizap etmediğinin tanıklığını yapıyoruz. Öfkeliyiz; çünkü Ermenek’te 8 madencinin ölümünden sorumlu kendisine 4 yıl ukubet kayran ve aldığı ceza dünyalık cezasına dönüştürülen müdürün, TTK Genel Müdürlüğü’ne atanmış, bu sıfır ve lehtar atamalar sonucu gine duygusal kayıplarımız yaşanmıştır. Öfkeliyiz; zira Sayıştay raporlarında bu kazanın geleceği galiba iken, tek tedbir ve tedbirler alınmadan eroin emekçileri ölüme gönderilmiştir. Öfkeliyiz; çünkü bu memleketin normali, madencilerin kaderi haline getirilmeye çalışılan ölümlerin önlenebilir olduğunu biliyoruz, yıllardır defalarca dile getirdiğimiz, meydanlarda haykırdığımız, rapor namına hazırladığımız, ilişik bakanlıklara ilettiğimiz önlemlerin alınmadığının tanığıyız. Öfkeliyiz; çünkü herif yaşamı amacıyla alınması müstelzim, aklın ve bilimin emrettiği önlemlerin, elden ve hoppadak maliyet artmasın, işçilerin alay hakkı olmasın, karlarımız azalmasın diyerek alınmadığını çok gani biliyoruz. Öfkeliyiz; zira elan cenazeler kalkmadan ailelere verilecek mal hesabı eden yöneticilerin, eş canını çabucak para ile ölçüyorlar. Öfkeliyiz; zira kalın sahibi makamları engelleme edenlerin görevlerini fethetmek hesabına, böylesi bir ortamda dezenformasyon yapmakla meşgul olmasını, patlamanın nedeni üzerine benzeri Soma’da yaşandığı üzere ‘trafo patlaması’ yalanının rapor edilmiş olmasını, tıpkı filmi izlemeyi akseptans edemiyoruz. Öfkeliyiz; zira tarihinde çokça kitlesel aksiyon cinayeti mevcut Türkiye Taşkömürü İşletmesi’nde bunlardan öğüt çıkarılması gerekirken, bilgi, deneyim, uygulayım bilimi kullanımı ve organizasyonda gelişmiş tıpkısı hep olması beklenirken, bu kurumu yönetenlerin sorumluluklarını adına getirmemiş olmasını kabullenemiyoruz affetmiyoruz. Bu kurumu yönetenlerin böylesine bir facianın sorumluluğunu tahammül etmek aynı yana, bu madendeki patlama riskine ilgi calip Sayıştay raporu üzerinden kalem kavgası yapmasını tek aktöre ve vicdan anlayışına sığdıramıyoruz.

“ÇÖKMÜŞ BİR SİSTEMİN ALTERNATİFİNİ YARATMAK İÇİN SAVAŞIM EDECEĞİZ”

Öfkeliyiz; çünkü çabucak madenlerde değil, kamu işkollarında işçi sağlığı ve hareket güvenliği sisteminin göçük altında olduğunu yıllardır söylüyoruz. 6331 mahdut İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası ile işçileri piyasanın insafına bırakan bu düzenin değiştirilmesi gerektiğini yıllardır anlatıyoruz. Hans ölmüyor Hasan sebep ölüyor? Acun maden üretiminde Almanya 1.tam, Türkiye 28. sırada. Fakat isim kazada Türkiye maalesef 2. tam. Ki hangi anlatırsa anlatsın hangi kadar hamasi nutuklar çekilirse çekilsin nasip densin, fıtrat densin on paralık birisi akıllıcasına değildir. Ama, tedbirsizlik, kar hırsı ve konkre ölüm gerçektir. Iş ve El Erki Güçleri kendisine bu katliamın takipçisi olacak, sorumluların adisyon vermesi için seferber olacağız. Bozgunluk tıpkı sistemin alternatifini görüntülemek üzere uğraş edeceğiz. İnsan onuruna uygun bire bir çalışma yaşamı üzere hep gücümüzle çaba sarf edeceğiz. Mutlak ve demokratik benzeri sendikal alanın yaratılması, işçi sağlığı ve hareket güvenliği amacıyla olmazsa gayrimümkün koşuldadır. Bunu muhakkak sağlayacağız. Keyif, düzenlilik ve çevreyle ilgili benzeri kurumsal yapının, sendikalar, üniversiteler, iz çekmece ve birlikleri aracılığıyla oluşturulması amacıyla ısrarlı mücadelemizi sürdüreceğiz. Arz önemlisi daha aşkın kar için elan fazla zaman dökmekten çekinmeyen bu yabanıl resülmal düzenini yıkacak, emeğin Türkiye’sini kuracağız!”

Share: