BEKLENEN İstanbul Depremi’ne karşın kentte çokça sayıda riskli binada yaşam bitmeme ediyor. Kiracıların uygun olduğu üzere kaldığı dairelerde, familya sahipleri üstelik erdemli kiralar nedeniyle binalarında oturmaya bitmeme ediyor. Kiracı Mezgin Devir, “Yeryüzü iri korkum yer sarsıntısı. Çocuklarımı giderek hareket evet diye yanımdan ayıramıyorum. Iri benzeri zelzele bekleniliyor amma mecburiyetten kalıyoruz” dedi.
17 Ağustos Depremi’nin üzerinden 23 yıl geçti. Forma üssü Kocaeli Azmak olan 7,4 büyüklüğündeki sarsıntı İstanbul, Bolu, Bursa, Eskişehir, Kocaeli, Sakarya ve Yalova’da can ve mal kaybına hastalık oldu. Resmi kayıtlara göre 17 bin 480 kişinin hayatını kaybettiği depremde kırık hattının ortasının kırılması ‘Büyük Marmara Depremi’nin ne ant meydana geleceğiyle ait endişe yaratıyor. Iri depremin beklenmesine karşın İstanbul’dahi birçok vatandaş riskli binalarda yaşamlarını sürdürmeye korkarak devam ediyor. Fatih, Sultangazi, Bağcılar, Bahçelievler kabilinden ilçelerde kolonları hasarlı, demirleri çürümüş ve tedirgin 40 yaşın üzerinde birçok yapı bulunuyor.
‘RİSKLİ AMA YAPACAK BİR MOLEKÜL YOK’
Sultangazi’üstelik 35 almanak ayrımsız binada oturan Mustafa Abat, “1999 depremini yaşadım. Kamyonun tepesinde günlerce kaldık. Ama döngü yeniden öz evine döndürdü. Çarkıt ayrımsız bina. Riskli çatı amma yapacak bire bir öz namevcut. Sunu az icar 2 bin 500 teklik. Ego sülale sahibiyim. Kullanılmamış ve sağlam benzeri eve geçemem. Yıpranmamış binaya geçsek 5 bin liralık kirası var. Korkuyorum ama yapacak tıpkısı husus yok. İmkanım olsa çeker giderim amma imkanım yok” dedi.
‘ZELZELE KORKUSU DEVAM EDİYOR’Bahçelievler’deki 44 yıllık binada oturan Yeşim Güler da, “Ayrımsız kamyon geçtiğinde apartmanımız oynuyor. Bardaklar gürültülü yapıyor, vitrinimiz oynuyor. Korkudan belde burada çokça çok kalmıyorum. Buraya iki günlüğüne geldim. Kendi evimde duramıyorum.1999 depremini yaşadığım üzere o korkuyu hala yaşıyoruz. Kızlarım geldiğinde evde kalamıyorlar. Ego ocak sahibiyim. Apartman sallandığı amacıyla şikayetlerde dahi bulundum amma kafasız aktarılma alamıyoruz” diye niteleyerek konuştu.
‘KORKUYORUZ AMA YAŞAMAYA BITMEME EDİYORUZ’Bağcılar’de aktif Mehmet Endişe üstelik, “30-40-50 senelik binalar var. Binalarda da çatlak var ama benzeri şekilde oturuyoruz. Biz korkuyoruz. İstanbul genelinde yapılaşma adına buradaki sokaklar çokça ensiz, binaların bütünü yandaki. Sağımdaki binayı elle itseniz yıkılacak mertebe benzeri çatı. Balkonun demirleri çürümüş. Korkuyoruz ama benzeri şekilde yaşamaya bitmeme ediyoruz. Sıva çatlağı olduğu söylendi. Benim dairemde var bire bir ara. Bire Bir değil 3-4 aralık var. Biri kolonda ama sıva çatlağı denilip insanların gönlüne inşirah veriyorlar ama değil. Buradaki 20 binayı araştırsalar ihtimal tıpkı tanesi kuvvetli yarar” ifadelerini kullandı.
‘HER DAKIKA HAREKET OLUR DİYE ÇOCUKLARIMI YANIMDAN AYIRMIYORUM’Bağcılar’daki 40 almanak binada müstecir kendisine işlek Mezgin Göçkün, “Bütçem buna peyk ve mecburiyetten geldim. Başka kiralar çok pahalıydı. Konuşu şartlardan ufuk geldim. Çocuklarımla bu binadayım yer nazik korkum dahi sarsıntı. Depremi yaşadım. Bibi üzerimde aynı tevakki etmek var. Çocuklarımı giderek deprem peki diye niteleyerek yanımdan ayıramıyorum. Daima yanımdalar korkuyoruz. Sıradan antrakt var. Balkonların dal tarafları bilcümle hasarlı. Büyük tıpkısı deprem bekleniliyor ama mecburiyetten kalıyoruz. Buradan çıkıp ayrıksı bire bir yere kiraya gitsek 5-6 binden başlıyor. Bir Tane değilim, cümle anca” dedi.
“VABESTE YAŞIYORUZ”
Henüz önceden kolonu çöken Bağcılar’daki binada kiracı adına yaşayan Zeynep Arslan üstelik, “50 yıllık çatı. Elan önceki sarsıntı görmüş yıkılmamış ama iki sene önce ense yan çatladı. Bindi verdiler. 2 ay aynı odada yaşadık. Tıpkı munsap vesair kenara büyüklüğünde yıkıldı. 3-4 kolon destek yaptılar. Korksak üstelik korkmasak dahi ayrıksı saha kiralayamıyoruz. Bağli yaşıyoruz içinde. Yıkılmasın istiyorum çünkü binamız yıkılırsa biz ilişkin çıkacağız” ifadelerini kullandı.
