İstanbul’un saklı köşeleri

ASLI DİDARİ [email protected] Koronavirüs salgınının etkisi ile evlerimizden çıkmadığımız şimdilerde dışarıları özleyenler için İstanbul’un mukavim bile herkesin bilmediği köşelerinden laf etmek istedik. Koronavirüs  salgınının sadece eğin sağlığımızı değil psikolojimizi birlikte kontra etkilemeye başladığı bu eyyam bittiğinde müracaat etmek ve müracaat etmek için şimdiden not düşeriz ihtimal kim bilir… İstanbul’da yaşayanlar ve sevenler üzerinden o büyüklüğünde çok semti, yapıyı bilirler ve aynı çırpıra sayabilirler… Boğaz’ı, Kız Kulesi’ni, vapurları, Beylerbeyi’ni, Taksim İstiklal Caddesini… Hakeza art arda saymakla bitmez birçok kat sayı sıralayabiliriz. Ama ya stabil bilmediklerimiz, şimdiye kadar belki dahi on paralık duymadıklarımız… Esasen tığ burada İstanbul’birlikte yaşamakla İstanbul’u yaşamanın ayrı kavramlar olduğunu söylüyoruz. Söz Temsili Beykoz ilçesi sınırları içerisinde Poyraz Kalesi var. Poyrazköy Semti’nde düzlük düzlük bu kermen harika bire bir manzaraya sahip. Bu güne kadar ant ayırıp, yolculuk listesine katıp, kaçımız gidebildi acep. Zira gördüğümüz, gezdiğimiz, yaşadığımız İstanbul’un sınırlarına mail bölgelerde hangi doğal güzellikler, ne nazirsiz manzaralar, hangi da solumaya doyamayacağımız denli akman bir çekicilik olduğundan çoğumuzun haberi yok. İşte Poyraz Kalesi’nin bulunduğu düz bile böyle benzeri coğrafya. İstanbul’un sınırlarında gözlerden uzak ve hafi aynı acun var olur. Ihtimal dahi erişim olanaklarının azlığından, kaynaklarda isimlerinden alay edilmediğinden, dayanabilen iklim şartlarından belde şimdiye kadar hafi kalabilmişler. Maşrık Roma döneminden kalma Rumeli Kalesi’nde olduğu kadar. Bire Bir zamanda şehrin huruç kapılarında bulunan bu ilçelerde gündüz süresince cıvıl cıvıl medeniyetlerin yaptıkları fener, cihannüma, sur ve kaleler üzere heybetli kalıntılar ve bunların öyküleri hafi. Merzengûş’den, Beykoz’dan, Sarıyer’e büyüklüğünde uzanan sınırlarda İstanbul’un içinde ama esasen çok dışındaki bu yaşamlar keşfedilmeyi bekliyor. Rumeli Feneri Köyü bile bu güzellikler ortada. İçinde dondurma ve cips satılmayan tek bakkallı köylerde etkili çocukların, köyün hayvanları ile bütünleştiği, edebiyat balık tuttuğu, kışın kızak yaptığı afsunlu yerler üstelik var. Arı Sili, güler güzlü, yabancılara yardım etmek için çırpınan insanların yaşadığı, çeşmelerinden buz üzere suların aktığı, manzarasına kanma mümteni güzellikte ilçeler var. Sarıyer’deki Kumköy’bile bulunan Kilyos Kalesi ve civarı üstelik bunlardan biri. Antrparantez Garipçe Köyü ve Rumeli Feneri’ni tutkun olmak, Boğaz’dan Karadeniz’e vasıl ya da İstanbul’a antre eden gemileri, şilepleri, yatları, yelkenlileri ve da tankerleri denemek için bulunmaz tıpkı mekan. Bu noktalara gittiğinizde haddizatında şehrin içre olduğunuz halde, başka bire bir kente gelmiş üzere kendinizi yabancı hissedebilirsiniz. Ama kesin doğasına, havasına, bozuk koca izlerine hayran kalacaksınız.
Share: